Geçtiğimiz günlerde Sırp analist Stefan Barkus kendi X hesabında şunları yazmıştı: ‘‘Temmuz ayında Smyrna'ya gidiyorum. Ne yapabileceğime bakacağım.’’ ( Yunanlılar İzmir’e Smyrna diyorlar – ed.n)

İlginçtir ki, onun bu paylaşımı Türk sosyal medya kullanıcılarının da ciddi anlamda tepkisini çekti. Onlar ‘‘Stefan Brakus isimli Türk düşmanı Sırp vatandaşı temmuz ayında ülkemize gelmeyi planlıyormuş. Giriş yaptığı an tutuklansın. Yayalım” şeklinde tepkiyle kendi itirazlarını dile getirdiler.

Faktyoxla Lab (Teyit Laboratuvaru) olarak Türkiye’de bu denli tepkilere neden olan bu kişinin kimliğini ve Türkiye’ye karşı tutumunu araştırdık.    

Öncelikle, Stefan Brakus’un, Azerbaycan ve Türk düşmanı görüşleriyle tanınan bir Sırp analisti olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Düzenli olarak Azerbaycan ve Türkiye karşıtı materyaller yayınlayarak Ermeni ayrılıkçılarını açıkça desteklemekte olan Stefan Brakus, 1993 yılında Londra'da Sırp bir ailede doğdu. Sırp-Hırvatça ve İngilizce konuşuyor. Çok kültürlü bir ortamda yaşadığı olumsuz deneyimler, siyasi görüşlerini ulus-devletlere ve Avrupa kültürlerine olan sevgisinden kaynaklanan etnik milliyetçiliğe kaydırmasına yol açtı. Kent Üniversitesi'nde Savaş Çalışmaları ve Uluslararası Çatışma Analizi okudu.

2017'de Sırp Radikal Partisi'ne katıldı, ancak şimdi Oathkeepers isimli aşırı sağ milis örgütünü destekliyor. Stefan şu anda Sırbistan'da küçük bir kasabada tek başına yaşıyor ve ailesinin yaşadığı İngiltere ile orası arasında gidip geliyor. Europa Terra Nostra'da yazar ve editör olarak çalışıyor ve 2021'de yönetim kurulu üyesi seçildi. (kaynak

Brakus aynı zamanda eagleeyeexplore.com isimli sitede de yazılar yazıyor.

Hemen hemen Ermenistan’ın tüm bayramlarında tüm Ermeni dostlarını ve takipçilerini kutlayan Brakus Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’yi Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'e kutlama mesajı gönderdiği için sosyal medya üzerinden azarlamayı da unutmuyor: ‘‘Zelensky'nin Azerbaycan'ı Bağımsızlık Günü'nde tebrik etmesi ama Ermenistan'ı Cumhuriyet Günü'nde tebrik etmemesi ilginç... Dünyadan sizi Rusya'dan kurtarmasını ve Rusya'ya yaptırım uygulamasını istiyorsunuz ama Ermenileri etnik olarak temizleyen bir milleti tebrik ediyorsunuz”.

Bunun dışında, Marut Vanyan ve Lusine Djanyan isimli Ermeni sosyal medya kullanıcılarının paylaştıkları videoda  bir Türk çiftçinin Azerbaycan’ın Cumhuriyet gününü kutlamasını hazm edememeleri, Türk çiftçiyi ‘’Soykırımcı Türk manyağı’’ diye tanımlamaları ve sıradan bir kutlamayı ‘‘Tanınmayan bir soykırım, soykırımların önünü açmaktadır’’ şeklinde sunmaları bay Brakus’u öyle bir gaza getirmiş ki, kendisi de bu videoyu paylamış, üstüne de şu notu düşmüş: ‘‘Ermenistan'ın her iki Türk komşusu tarafından varoluşsal tehdit altında olduğunun günlük hatırlatıcısı...”

Öte yandan Vrej Hayayrun isimli ermeni sosyal medya kullanıcısının paylaştığı ‘‘Karabakh is Armenia, Kosovo is Serbia’’ yazılı resmini paylaşan Stefan Brokus Ermenilere sevgisini şöyle dile getirmişti: “Bu mesajları tamamen destekliyorum.”

Ayrıca, Stefan Brakus çoğu zaman bir analist gibi davranması gerektiğini unutarak, Ermenilerin adeta avukatlığına soyunuyor. Örneğin Chrisrian post isimli sitenin ‘‘ Seyahat: Her şeyin kavşağında, az bilinen bir ülke olan Azerbaycan'ı ziyaret etmek’’ başlıklı videosu X’te yayınlandığında hemen videoyu paylaşıyor, alışılagelen Ermeni yalanlarını da kendi cümleleriyle takipçilerine iletmeyi de unutmuyor: ‘’Bu yayın kuruluşu, Azerbaycanlıların on yıllardır Ermeni Hristiyan tapınaklarına yaptıklarının farkında olsaydı, Azerbaycan'dan hiç bahsetmezdi...”

Stefan Brakus aynı zamanda Avrupayla Azerbaycan arasında gelişen sağlam ilişkileri de çekemiyor, bir Avrupalı yetkiliye kızarak yine Azerbaycan’ı karalamaktan da çekinmiyor: ‘‘Azerbaycan, Artsakh'daki Ermenileri etnik olarak temizledi. Azerbaycan ile uluslararası işbirliğini teşvik etmeniz komik, ancak Ruslara olan kişisel nefretiniz yüzünden herkesin Rusya'ya karşı savaşa gitmesini bekliyorsunuz. Siz ikiyüzlüsünüz”.

Bunun yanısıra Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın: “Terörle ilgisi olmayan herkese kapımız sonuna kadar açıktır.” sözlerini yorumlayan bay Brakus hadsiz bir şekilde “Türkiye büyük bir terör devletidir...”  sözlerini paylaşmayı da unutmamıştı.  

Hemen hemen her 24 Nisan’da sözde Ermeni soykırımının ‘kurbanlarını’’ saygıyla anan Sırp analist sözde Pontus Rum soykırımı konusunun da gündemde kalması için elinden geleni ardına koymuyor.

Yine bir Sırp analist Dragana Trifkoviç’in Sırbistan Jeopolirik Merkezi’nin resmi web sitesinde yayınlanan ‘‘Türkiye Ukraynalı neo-Nazileri serbest bırakarak hata yapıyor’’ başlıklı yazısını ‘‘Hikayenin ahlaki sonucu - Erdoğan'ın Türkiye'sine güvenmeyin. Bunu yapmak Rusya'nın bir hatasıydı çünkü herkes Erdoğan'ın ne kadar güvenilmez ve hain olduğunu biliyor”. şeklinde yorumlayarak Türkiye Cumhurbaşkanı’na açıkça hakaret eden Stefan Brakus, bunun dışında Türk karşıtı paylaşımlarıyla bilinen @Basileus_Phokas isimli hesabın paylaşımına destek vererek şunları yazmıştı: “Bir Sırp olarak bu mesajı tamamen destekliyorum. Türk emperyalizmine HAYIR deyin!

Sık sık ‘‘Ermeniler ve ataları binlerce yıldır günümüz Ermenistan'ın çok ötesindeki topraklarda yaşıyorlardı. Bugün o bölgedeki tek yayılmacılar Ermenistan'ın her iki yakasındaki Türk milletleri - Türkiye ve Azerbaycan” – diyerek Azerbaycan ve Türkiye düşmanlığı yapan Sırp analistin 2020 yılında 44 günlük II Karabağ Savaşı’nda Ermeni tarafında durduğunun kanıtları da ortada… 

Sonuç olarak:

‘‘Konstantinopolis'in tekrar Yunan olduğu, Ayasofya'nın üzerinde Yunan bayrağının dalgalandığı ve bu odalarda bir kez daha Yunan Ortodoks ilahilerinin duyulduğu gün, modern Avrupa tarihinin en büyük günlerinden biri olacak...’’ – şeklinde paylaşım yapan Stefan Brakus’un Türk düşmanı belgelerle tescillidir,

-Sırp analistin Ermeni ve Pontus Rum yanlısı paylaşımlar yapması onun gerçekleri çarpıtmaya eğilimli bir kişiliğe sahip olduğunu göstermektedir,

-Zaman zaman Türkiye Cumhurbaşkanı’na dahi hakaret eden bu ‘’analist’’ paylaşımlarında Türkiye’yi ve Azerbaycan’ı ‘‘işgalci’’ olarak nitelendiriyor ki, bu da tamamen asılsız bir iddiadır,

-Böyle azılı Türk düşmanının Türkiye’ye gelmesi kabuledilecek bir durum değildir