Birkaç gün önce, basında yer alan haberlerde, dünyaca ünlü Forbes dergisinin verilerine göre, 1 milyar dolardan fazla servetin sahibi olan Rusya’nın 116. zengini, ünlü yatırım bankacılarından Ermeni asıllı Ruben Vardanyan’ın Rusya vatandaşlığından vazgeçerek Karabağ’a taşındığı bilgisi yer aldı. Karabağ’a taşınma kararı alan Vardanyan’ın sözde Artsakh güvenlik ve kalkınma cephesi oluşturmak için çalışmalar başlattığı da belirtildi. Vardanyan tüm dünyadaki Ermenileri Karabağ uğruna mücadeleye katılmaya çağırdı. Konuyla ilgili açıklama yapan Vardanyan “Biz Ermeniler için ontolojik Sardarapat anı geldi. Hissetmiyoruz, tıpkı radyasyonu hissetmediğimiz gibi. Ama omuz omuza durmazsak, desteğimizi kaybederiz.” ifadesi kulandı.
Ayrıca Ermenistan vatandaşı olarak Artsakh’a gelmek için Rus vatandaşlığından vazgeçtiğini söyledi ve Azerbaycan’a baskı yapmayı bırakması çağrısında bulundu. “Ermenileri yavaş yavaş buradan çıkarmanıza izin vermeyeceğiz. Bu imkansız.” dedi.
Vardanyan, Artsakh’taki Rus barış güçlerine teşekkür etmeği de unutmadı: “Bİz ‘‘Artsakh’’ halkının güvenliğini tam olarak sağlamaya hazır olana kadar bu yetkinin güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Gelişen olaylar ışığında Ruben Vardanyan’ın kimliğini ve onun neden Erivan’a değil de, Hankendi’ne yerleşme kararını okurlarımız için derledik.
Öncelikle, Ruben Vardanyan’ın 1968 yılında Erivan doğumlu olduğunu anımsayalım. Kendisinin anlattığına bakılırsa, dedesi tarafından soyu Erzurum’a, anne tarafından ise Tiflis’e uzanıyor. Yıllarca Rusya’da yaşamış, paralarını Rusya’da kazanmış olan birisinin ansızın bir kararla Rusya vatandaşlığından vazgeçerek Karabağ’a taşınması şuan herkesin kafasını karıştırıyor. Ortada ciddi bir soru işaretleri mevcut. Hiç kimse Vardanyan’ın orada bir evinin olup olmadığını bilmiyor. Serveti 1 milyar dolardan fazla olduğu tahmin edilen bir işadamı ve yatırım bankacısı olan Vardanyan, Ermenistan'daki kalkınma projeleriyle biliniyor. Kendisi için hayırsever imajını oluşturmak adına çaba harcayan Rusyalı milyarder dünya çapında insani yardım için yüksek profilli Aurora Ödülü ödüllerini elinde tutan IDeA vakfını kurdu ve aynı zamanda seçkin bir okul olan Dilican'daki United World College Dilijan’ın da kurucusudur.
Rus gazetesi RBC'ye 1 Eylül'de verdiği röportajda kendisine Rusya'da sahip olduğu mal varlığı sorulduğunda Vardanyan daha fazla ayrıntı vermedi ve "Her şeyi ortaklarıma vereceğim ve aile vakfına aktaracağım" dedi.
Araştırmalarımız zamanı Vardanyan’ın Amerika veya Avrupa yaptırımları altında olmadığını, ancak bazı Rusyayla ve Putinle ilgili yasa tasarılarında sık sık adının geçtiğini öğrendik. İşin ilginç yanı da Vardanyan ısrarla Hankendi’ne taşınmasının finansal motivasyonlardan kaynaklandığını reddetmesidir. 2 Eylül'de düzenlediği basın toplantısında Ruben Vardanyan: “Yaptırımlardan kaçmak isteseydim, başka bir ülkeye kaçabilirdim. Niyetim hakkında konuşmak benim için kolay, çünkü ülkem için zaten çok şey yaptım ve yapıyorum.”
Vardanyan öyle söyleyebilir, ama kendisi Rusya'da büyük bir kara para aklama ağı ve Rusya Tataristan Cumhuriyeti hükümeti tarafından yürütülen geniş bir yolsuzluk ağı da dahil olmak üzere birçok büyük yolsuzluk skandalına karışmış durumda.
Ruben Vardanyan ve Vladimir Putin
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e ve Ermenistan'daki eski iktidara yakın olan Vardanyan ülkenin şu anki lideri olan Başbakan Nikol Paşinyan ile önceki hükümetin başlattığı ve Vardanyan'ın üzerinde çalıştığı bir kamu-özel yatırım projesini fesh etmesinden dolayı ikili arasındaki ilişkiler iyice gerilmiş durumda. Hatta, Moskova’da Ermenistan Başbakanıyla sözlü tartışmaya bile girdikleri de bilinen bir gerçektir.
Uzun zamandır birçok vatandaşın hem iktidar partisi, hem de muhalefet ile hayal kırıklığına uğradığı Ermenistan'da potansiyel bir siyasi oyuncu olarak görüldüğünü çok iyi bilen Rusyalı Ermeni milyardere Hankendi’nde düzenlediği basın toplantısında, Ermenistan'da veya Karabağ'da siyasi görev arayışını yalanlamadı.
"Hizmetten bahsediyoruz, sizin üzerinizde bir yönetici olarak güç kullandığım bir konum olarak değil, size hizmet ettiğim bir konum olarak burdayım" dedi. "Her şeye hazırım, ama buraya gelme sebebim bu değil."
Vardanyan'ın 2021'de Ermenistan'da kurulan Ülkem için yaşam adlı siyasi partiyle bağlantılı olduğu söylentileri çıktı. Basın toplantısında partinin kurucularıyla "işbirliği ve fikir alışverişinde bulunduğunu" söyledi, ancak aralarında daha derin bir ilişki olduğunu asla kabul etmedi.
Aslına bakılırsa Ruben Vardanyan'ın Karabağ'a taşınmasının resmi olarak açıkladığı nedenlerle pek ilgisi yok. Zira kendisini işadamı olarak tanıtan bu kişinin geçmiş yıllardaki faaliyetini sermayesinin yasadışı cirodan oluştuğu çoğu kez kanıtlarla ortaya kondu. Kara para aklama, uyuşturucu kaçakçılığı ve silah kaçakçılığına karışan Vardanyan’ın 2013 yılında Moskova'nın merkezinde bir restoran çıkışında öldürülen Yezidi Kürt asıllı ünlü mafya babası Aslan Usayanla olan ilişkileri de ayrıca bilinen bir gerçek.
mafya babası Aslan Usoyan
Şuan Karabağ’a yerleşmeyle ilgili olan eylemleri de entrikalarını yeni zamana uygun hale getirmenin bir devamı. OCCRP (Yolsuzluk ve Organize Suçlara Karşı Gazetecilik Projesi) Mart 2019'da yayınladığı raporunda Rusya'da yaşayan bir Ermeni oligarkının faaliyetlerine de değindi ve Ermenistan'daki oligarklarla ortak ağından bahsetti. Bu ağın Rusya'da kirli para aklama olayına karıştığı da sıkça zikredilmektedir. Kendilerine ait bir yatırım bankası aracılığıyla Rusya'dan hayali 9 milyar dolarlık ihracatı ayarlayan oligarklar raporda ismi ‘‘Troyka çamaşırhanesi’’ olan geçen bu planı devreye soktular. Plan kirli kara para aklama, vergi kaçakçılığı ve Rus oligarklarının, aynı zamanda politikacıların yurtdışındaki emlaklarının gizlemek içşn yürürlülüğe sokulmuştu. 53 yaşındaki oligark, Troika Dialog yatırım şirketinin eski sahibi Ruben Vardanyan, bu ağdaki kilit isimlerden biri olarak biliniyor.
Basında yer alan bilgilere dayanarak söyleyebiliriz ki, bu soyguncu kara para aklama, uyuşturucu kaçakçılığı ve silah ticareti faaliyetlerinin bir kısmı Vardanyan ve diğer Ermeni oligarklar tarafından Azerbaycan topraklarında gerçekleştirmiştir. Ermeniler tarafından işgal edilmiş Karabağ'ın doğal kaynaklarının yağmalanmasına ve taşınmasına katılan bir diğer isimse Ruben Vardanyan’ın ortağı, hem Kanada hem de Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı olan Lübnanli ermeni milyarder Nubar Afoyan'dı. Ortadoğu bölgesinde silah tüccarı olarak bilinen bu çift, Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarında yurtdışından getirilen Ermenilerin yasadışı yerleşimine de aktif olarak katıldı. Özellikle Suriye ve Lübnan'dan gelen Ermeni ailelerin Karabağ'a yerleştirilmeleri onların himayesinde gerçekleştirildi. Ardından Vardanyan, “ekolojik köy kurma” projesini hayata geçirdi. İnsani yardım fondu adı altında Karabağ, Lübnan ve Suriye'deki Ermeni köylerinin döşenmesi, kilise ve okulların inşası ve Ermeni anıtlarının restorasyonu için fonlar ayrıldı. Hayırsever olarak ün kazanan Ruben Vardanyan ve Nubar Afoyan tarafından ortaklaşa kurulan Aurora İnsani Girişim grubu, uluslararası bağış kuruluşlarının mali yardımlarını kullanarak Lübnanlı Ermenilerin Karabağ'a yeniden yerleştirilmesini finanse etmek için ek bir fon düzenledi.
Vardanyan’ın diğer bir çalışması olan resmi olarak insani bir örgüt olarak sunulan Aurora İnsani Girişimiyse, esas olarak “Ermeni soykırımı”nın propagandası ve Ermeni yalanlarının yayılmasıyla uğraşıyor. Türkiye'ye yönelik yaptırımların uygulanmasıyla ilgili konularda propagandacı olarak bilinir.
Bu açıdan, hemşehrileri arasında kendisi için olumlu bir imaj yaratan Vardanyan Rusyalı işadamı olmasına rağmen, daha çok Ermeni milletinin çıkarlarını gözeten ve onun geleceği için uğraşan bir kişi olarak Ermeniler arasında saygı görüyor. Ama hiç kimse onun “Troika Çamaşırhanesi” skandalında sadece büyük meblağları aklamakla kalmadığını, aynı zamanda göçmen Ermeni işçilerin de kimliklerini çaldığını ve sömürdüğünü dile getirmiyor. Ortada borçlarıyla kalakalan kağıt üzerinde on milyonlarca dolar borç almış Armen Ustyan gibi Rusya’ya ülkesindeki zor durumdan kurtulmak için giden binlerce insanın hayatı var, ama bu konuda ciddi anlamda Ermeni kamuoyunda suskunluk hakim.
Rusya’nın toplumsal hayatında, eğitim kurumlarında, büyük ve orta ölçekli ticari kurumlarında, politik ve kültürel kurumlarında birçok tanınmış Ermeni bulunmakta. Rusya Ermeni diasporasını yönlendiren iki önemli kurum bulunmakta: REB (Rusya Ermenileri Birliği) ve DEK (Dünya Ermenileri Kongresi). 2000 yılında kurulan REB, sözde Ermeni soykırımının Rusya tarafından resmi olarak tanınması ve sözde soykırımın Rusya ve dünya kamuoyuna duyurulması için yoğun çalışmalarda bulunuyor. 2000 yılında Rusya’nın 60 şehrinde temsilciliği bulunan REB, 2007 yılına girildiğinde temsilciliğinin bulunduğu şehir sayısını 350’ye çıkardı. REB’in çabaları sonucunda Moskova, uluslararası Ermeni diasporasının aktif merkezlerinden birisi haline gelmiş durumda. REB her yıl 24 Nisan tarihinde Moskova’daki Türk büyükelçiliği önünde Türkiye’yi protesto gösterileri ve mitingleri organize ediyor. Her iki kurumun da arka planında olan isim ortada: Ruben Vardanyan…
Karabağ'a taşınarak Batı'nın gözünde siyasi ikramiye toplamayı hedefleyen Vardanyan’ın, Kremlin'in gazabına karşı da kendini sigortalamaya çalışması da bir olasılık. Çünkü son bir yılda Rusya’da milyarderlerin ölümleri durmadan artıyor. Uzmanlara göre, Vardanyan da ‘’zarif bir kumar’’ oynayarak akıllıca davranmak istiyor.
Olayın farklı bir boyutu yıllarca gerçek niyetini ustalıkla saklamayı başaran ve tüm çelişkili anlarda ve anlaşmazlıklarda uzlaşmaya vararak adından söz ettiren milyarderin ansızın böyle bir beyanda bulunması çok doğal. Her şeyden önce Ruben Vardanyan'ın Rusya'nın yönetici seçkinleri ile yakın bağları olduğu bir gerçektir. Versiyona göre, Karabağ'a gelişi, Kremlin'in bölgedeki etki alanı için inşa edebileceği yeni bir karmaşık oyunun ilk habercisi olabilir. Ancak Ruben Vardanya'nın şu anda hangi işlevleri yerine getireceği ve bölgedeki olayların gidişatı üzerinde ne gibi bir etkisi olabileceği soruları gündeme getiriyor. Öte yandan Ruben Vardanyan'ın olası küratörlerinin bu çalışmadan ne gibi bir kazanç elde edecekleri de belirsiz.